16 Eylül 2008 Salı

Paris Versailles


Yook, blogumun adını değiştirmedim sadece bugünkü konum her yıl eylül ayında Paris ile Versailles arasında yapılan geleneksel koşu. Bu yıl 28 eylül pazar günü otuzbirincisi yapılacak olan koşu aynı adı taşıyan derneğin organizasyonu. Her yıl ortalama 25,000 kişinin katıldığı, 1,750 kişinin gönüllü çalıştığı organizasyon pek tabii ki sporun büyüklerinin sponsorluğu ile gerçekleşiyor. Sabah saat 10:00’da Eiffel Kulesinin ayağında başlayan koşu Versailles şatosunda sona eriyor. Katılmak için yazılmak şart, yazılmak için de son tarih : 24 eylül 2008. Ayrıntılı bilgi için : http://www.parisversailles.com/

Maalesef çok sportif biri değilim. Sporu günlük hayatın bir parçası yapma eğilimi benim gençlik dönemimde pek yoktu, hatta okulda beden derslerine girmemek için evden tezkere getirme adetimiz bile vardı! Ne yazık etmişiz çünkü sporun «ağaç yaşken eğilir» misali küçük yaşlarda önemini kavramak gerekiyor. Benim bugünden yarına maraton koşma imkanım yok(!) maalesef, ama ilgilenenler için özellikle 16 kilometrelik Meudon, Chaville, Velizy ve Viroflay ormanlarından geçen parkurun çok hoş olduğu belirtiliyor. «Yok, koşmak bana göre değil»cilerdenseniz Reebok’un Avon’la ortak hazırladığı “Walk around the world for breast cancer” (Meme kanseri için dünya çevresinde yürüyün) kapsamında Marche de 5kms (5 km’lik Yürüyüş)e katılmayı düşünebilirsiniz belki.

Bugün sayfalarıma bu sportif aktivite takıldı, araştırma yaparken bu başlık etrafında bir kaç önemli girişim beni çok etkiledi, onları da paylaşmak isterim.

Ilki, Dune d’Espoir. 28 eylüldeki koşuya katılan her katılımcı için 0,50 euro bu derneğe aktarılacak. Amaç sağlıklı sporcularla özürlü çocukları biraraya getirip spor kapsamında paylaşım sağlamak. Özellikle koşularda ve kum maratonlarında kullandıkları Joëlette adlı alet özürlü çocuklara yaşama sevinci aşılıyor. http://dunespoir.free.fr/la_joelette.html

Ikincisi Africa Run: http://www.africarun.org/ Bu dernek çocuk ve yetişkinler için kullanılmış iyi durumda spor ayakkabıları toplayıp Mali, Senegal gibi Afrika ülkelerindeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.

Üçüncüsü de Handicap Prevention: http://handicaprevention.free.fr/ 2006 yılında Fransa’da her gün 30 ila 40 kişinin kazalarda sakatlanıp özürlü kaldığı istatistiği çok çarpıcı. Halkı trafik kazalarına karşı bilinçlendirmek derneğin ilk amacı. Ardından «28 eylülde spor köyüne kapaklarınızı getirmeyi unutmayın» diyorlar. Anlamıyorum, tekrar okuyorum. «Kullandığınız şişelerin plastik kapaklarını evinizde biriktirin.» Diş macunu, şampuan, likit sabun, deodoranttan tutun deterjan şişelerine, nutella kaplarından mayonez, ketçap, hardal kapaklarına dek her tür plastik kapak işe yarıyor. Kapaklar eritiliyor, granül haline getirilip tekrar plastiğe dönüştürülüyor. Bu yöntemle son yıllarda özürlü çocuklara/gençlere özel bisiklet, elektrikli sandalye gibi çeşitli yardımlarda bulunmayı başarmışlar. Yıl içinde de başta Decathlon spor mağazalarında ve okullarda olmak üzere bir çok toplama noktaları oluşturmuşlar. Size en yakın adres için web sitelerine bir göz atın. Süper buldum bu girişimi. Küçük çabalarla büyük sonuçlara imza atılacağının ne güzel örnekleri… 28 eylülde koşamayacağım ama biriktireceğim kapaklarımla mutlaka orada olacağım. Ya siz?


1 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba Sibel'cim,

Tekrar senin keyifli yazilarini okumak ne kadar güzel ve bizimle paylastigin bilgiler harika!
Sana keyifli bir sezon diliyorum, dolayisiyla bizede tabi :)

Sevgiler
Belgin